Yaklaşan tatil mevsimiyle birlikte çıkılacak uzun seyahatlerdeki hareketsizlik nedeniyle oluşan sinsi tehlike, tatil keyfinizi kâbusa dönüştürebilir. Özellikle otomobil, otobüs ve uçakla yapılan uzun yolculuklarda hareketsizliğe bağlı oluşan pıhtı atması olayının kalp krizi ve beklenmedik ölümle sonuçlanabileceğine dikkat çeken Prof. Dr. Timur Timurkaynak, bu tehlikenin nedenlerini, kimlerin risk grubunda olduğunu, alınacak önlemleri anlattı.
Pıhtı atması nasıl oluşuyor?
Kan hücrelerinin damar içinde oluşturduğu pıhtı, damar duvarına yapışıktır. Eğer damar duvarından koparsa kan dolaşımına karışarak kalbi, akciğeri, beyni, böbreği, bacaklar gibi önemli organlarımızı besleyen damarları tıkayabilir. Bu duruma pıhtı atması (tromboemboli) ya da emboli diyoruz. Pıhtı atması kalp ve akciğeri besleyen damarları tutarsa ölümle sonuçlanabilmektedir.
Uzun yolculuklar riski arttırıyor
Yaklaşan tatil mevsimiyle birlikte yapılacak uzun yolculuklar böyle bir tehlike yaratıyor mu?
Sürekli uzun seyahat yapanlar ya da uzun tatil yolculuğu yapacak olanlar risk grubundadır. Çünkü hareketsizlik, bacaklarda kan toplanmasına ve toplardamarda pıhtı oluşmasına neden olur. Buradaki pıhtı koparsa kan dolaşımıyla akciğer, kalp, beyin gibi organlara giden damarları tıkayabilir.
Daha önce kalp krizi geçiren, kalp kapakçığı hastalığı olanlar, ritim bozukluğu yaşayanlar, ileri yaş grubundakiler ve genetik yatkınlığı olanların yapacağı uzun yolculuklarda risk daha da artmaktadır. Sadece uzun yolculuklar değil, televizyon ve internet başında geçirilen uzun ve hareketsiz saatler de pıhtı atmasına zemin hazırlayabilmektedir. Ortopedik cerrahi tedavi olanların, uzun süre hastanede yatanların da bu tehlikeye karşı dikkatli olmaları gerekir.
Kanı sulandıran ilaç tedavisi
Risk grubundakiler için önleyici tedbirler var mı?
Önemli olan pıhtının oluşmasını önlemeye çalışmaktır. Risk grubundakilere kan sulandırıcı ilaçlar veriyoruz. İlaç tedavisinde bugün gelinen noktada, eskiden olduğu gibi kan ölçümü testleriyle yakından takip etmiyoruz. Artık hastaları bu testlerle yakından takip etmemize gerek bırakmayan kan sulandıran ilaç tedavisi uyguluyoruz. Bu ilaç tedavisi pıhtı atma riskini sıfırlamıyor ama minimum düzeye indiriyor. Böylece risk grubundakileri koruyabiliyoruz. Öte yandan uzun yolculuklarda, örneğin otobüste kısa süreli ayağa kalkılarak kan dolaşımının hareketlendirilmesi önemlidir.Yine oturduğunuz yerde yapacağınız ayak egzersizleri de çok yararlı olabilir.
Sigara kullananlar uzun yolculuklarda pıhtı atması yaşayabilir mi?
Sigara kullanımı ve doğum kontrol hapı kullanımı, uzun yolculuklarda hareketsizlikle birleşince pıhtı oluşumunu tetikleyip, akciğer ve diğer organlara pıhtı atmasına neden olabilmektedir. Doğum kontrol hapı hormonal dengeyi etkileyerek kan pıhtılaşmasını arttırıyor. Sigara, damarı daraltan ve kan pıhtılaşmasını ciddi oranda artıran bir etkiye sahiptir. Büyük pıhtı atması durumunda ölümler meydana gelebilmektedir.
Hayat kurtaran belirtiler
Pıhtı atması sonunda hangi organlarda hangi seviyede hasarlar oluşuyor?
Kalp ve akciğere pıhtı atması durumunda dakikalar bile çok önemlidir. Zaman geçtikçe dokulardaki hasar riski artar ve tedavi başarı şansı azalır. Akciğere pıhtı atarsa nefes darlığı, göğsün yan tarafında ağrı, ağızdan kan gelmesi gibi belirtiler ortaya çıkar. Eğer kalbe pıhtı atarsa göğüs ağrısı şeklinde belirti verecektir. Bu belirtiler varlığında acilen hastaneye gidilmesi hayat kurtarıcı olur.
Beynin konuşma merkezine giden damarlarda pıhtı atması durumunda konuşamazsınız. Kolunuzu ve ayağınızı oynatan merkez damarlarında pıhtı atması gerçekleşirse el ve ayağınız tutmaz, düşersiniz. Yani felç ya da inme olayı gerçekleşir. Göz damarlarına pıhtı atarsa kör olursunuz.
Pıhtı böbreğe giden damarları tutarsa akut böbrek yetmezliği gelişir. Hasta diyalize mahkum olur. Bacak damarlarında oluşan pıhtı atması ise kangren ve bacağın kesilmesiyle sonuçlanabilir. Belirtileri, bacakta şişlik, morarma ve şiddetli ağrıdır. 24 saatte müdahale edilirse tedavi edilebilir.
Pıhtı atması durumunda hangi tedavi yöntemleri uygulanıyor?
Pıhtı atmasının vereceği hasar, acil müdahale sayesinde azaltılabilir. Müdahale geciktikçe pıhtının miktarı ve hasar düzeyi artar. Örneğin beynine pıhtı atmış bir hasta hastaneye erken getirilirse ilaç tedavisiyle pıhtı eritilerek ortadan kaldırılır. Geç müdahalelerde ilaç etkisi yoktur. Bu durumda kataterle pıhtı çekilir ya da cerrahi girişimle pıhtı alınır.